Atlas Tiyatro Araştırmaları'nın yeni oyunu Franz Kafka 'nın muhteşem eseri "Dönşüm" ü gala gecesinde izledik.
Bildiğiniz gibi Gregor Samsa bir sabah uyandı ve böceğe dönüştüğünü gördü . Oyunumuz Gregor'un kendisinin kurduğu küçücük dünyada, tanımlamakta güçlük çektiği büyük dünyanın arasında sıkışıp kalmasını anlatıyor.
Gözde Kısa aile bireylerini ve Gregor'un patronunu canlandırırken , Alper Günay Gregor'u canlandırıyor. Yöneten Sercan Özinan. Oyun yaklaşık 45 dk sürüyor. Pek konuşma yok daha fazla bedensel hareketlerle devam eden bir oyun izliyoruz sahnede. Değişik bir şeyler göreyim diyorsanız tercih edebilirsiniz. Ama bildiğiniz bir tiyatro oyunu gibi olmadığını söylemekte fayda var.
Oyunun Künyesi
Yazan : Franz Kafka
Alper Günay
Gözde Kısa
Yöneten: Sercan Özinan
29 Mart 2014 Cumartesi
28 Mart 2014 Cuma
27 Mart Dünya Tiyatro Günü
Sezon başından beri bu akşam dahil olmak üzere toplam 56 oyun izlemişim. Sanatın sansür görmeyeceği , kapatılma korkusu olmadan ,oyunların özgürce oynanabileceği güzel günler görmek dileğiyle.
Hayat bir tiyatro sahnesidir. Rolünüzü iyi oynayınız.
Hayat bir tiyatro sahnesidir. Rolünüzü iyi oynayınız.
20 Mart 2014 Perşembe
D Blok D:7
Dün akşam D22'de Yelda Baskın'ın yazıp yönettiği D Blok D:7 oyunundaydım.
D Blok D:7 , orta sınıf bir çekirdek ailenin bireylerinin gündelik yaşam içinde birbirlerine müdahalelerine odaklanarak "başka türlü bir dünyanın ne şekilde mümkün olabileceği" sorusunu mercek altına alıyor.
Aile kurumu hem basit hem karmaşıktır. Sahnede babaları olmayan çekirdek bir aile izliyoruz. Anne rolünde Ayşe Demirel , evin haylaz oğlu Cem Sürgit ve oyunculuk aşkıyla yanıp tutuşan fakat doğum günü partilerinde palyaço olarak rol alan ama bir gün keşfedileceğine dair umudu olan abla Elif Ürse.
Metin gündelik hayatın içinden hepimize tanıdık gelecek diyaloglarla beraber akıcı bir şekilde ilerliyor. Dekor olarak avize, kanepe ve perde ile evin salonunu yansıttığını zannetsekte ilerleyen dakikalarda evin tamamını görebiliyoruz. Oyunda zaman ve mekan atlamaları kanepede geçiyor. Ayrıca perde ileride projeksiyon perdesi olarak kullanılıyor. Elif Ürse elinde kamerasıyla yaptığı rolü perdeye yansıtıyor. Fakat dün akşam sadece ilk kısımda izleme fırsatı bulduk. Teknik aksaklık nedeni ile diğer sahnelerde projeksiyon perdesi olarak izleme fırsatı bulamadık.
Oyunculuklara değinmek gerekirse , anne rolünde izlediğimiz Ayşe Demirel hepimizin evinde gördüğü bir anne olarak karşımıza çıkıyor. O sıcaklığı hissedebiliyorsunuz. Evin haylaz, işsiz oğlu Cem Sürgit ise ilk başlarda biraz pasif kaldı ama oyun ilerledikçe açıldı ve güzel bir performans sergiledi. Ayrıca çok güzel bir ses tonuna sahip . Dublaj yapmadığını söyledi ama yaparsa çok güzel işler çıkaracağı kesin.
Son olarak Elif Ürse için denecek çok şey var. Tek kelimeyle bayıldım. Oyunun temposunu hiç düşürmedi. Beden dilini ve mimikleri eksiksiz olarak kullanıyor.Çıkışta biraz sohbet ettik. Bu sezon sonuna yetiştirmeye çalıştıkları tamamen doğaçlama bir performans ile tekrar izleme fırsatı bulabileceğimizin haberini şimdiden vermek isterim.
Keyifli bir 70 dakika geçirmek isterseniz D Blok D:7 yi , şirin mi şirin D22 sahnesinde izleyebilirsiniz.
D Blok D:7 , orta sınıf bir çekirdek ailenin bireylerinin gündelik yaşam içinde birbirlerine müdahalelerine odaklanarak "başka türlü bir dünyanın ne şekilde mümkün olabileceği" sorusunu mercek altına alıyor.
Aile kurumu hem basit hem karmaşıktır. Sahnede babaları olmayan çekirdek bir aile izliyoruz. Anne rolünde Ayşe Demirel , evin haylaz oğlu Cem Sürgit ve oyunculuk aşkıyla yanıp tutuşan fakat doğum günü partilerinde palyaço olarak rol alan ama bir gün keşfedileceğine dair umudu olan abla Elif Ürse.
Metin gündelik hayatın içinden hepimize tanıdık gelecek diyaloglarla beraber akıcı bir şekilde ilerliyor. Dekor olarak avize, kanepe ve perde ile evin salonunu yansıttığını zannetsekte ilerleyen dakikalarda evin tamamını görebiliyoruz. Oyunda zaman ve mekan atlamaları kanepede geçiyor. Ayrıca perde ileride projeksiyon perdesi olarak kullanılıyor. Elif Ürse elinde kamerasıyla yaptığı rolü perdeye yansıtıyor. Fakat dün akşam sadece ilk kısımda izleme fırsatı bulduk. Teknik aksaklık nedeni ile diğer sahnelerde projeksiyon perdesi olarak izleme fırsatı bulamadık.
Oyunculuklara değinmek gerekirse , anne rolünde izlediğimiz Ayşe Demirel hepimizin evinde gördüğü bir anne olarak karşımıza çıkıyor. O sıcaklığı hissedebiliyorsunuz. Evin haylaz, işsiz oğlu Cem Sürgit ise ilk başlarda biraz pasif kaldı ama oyun ilerledikçe açıldı ve güzel bir performans sergiledi. Ayrıca çok güzel bir ses tonuna sahip . Dublaj yapmadığını söyledi ama yaparsa çok güzel işler çıkaracağı kesin.
Son olarak Elif Ürse için denecek çok şey var. Tek kelimeyle bayıldım. Oyunun temposunu hiç düşürmedi. Beden dilini ve mimikleri eksiksiz olarak kullanıyor.Çıkışta biraz sohbet ettik. Bu sezon sonuna yetiştirmeye çalıştıkları tamamen doğaçlama bir performans ile tekrar izleme fırsatı bulabileceğimizin haberini şimdiden vermek isterim.
Keyifli bir 70 dakika geçirmek isterseniz D Blok D:7 yi , şirin mi şirin D22 sahnesinde izleyebilirsiniz.
Oyunun Künyesi
Yazan-Yöneten: Yelda Baskın
Elif Ürse
Ayşe Demirel
Cem Sürgit
Not: Görsel internetten alıntıdır.
17 Mart 2014 Pazartesi
6 Oyuncu Yönetmenini Arıyor
Moda Sahnesi'nin yeni oyunu Steven Berkoff 'un yazdığı Onur Ünsal'ın çevirdiği "6 Oyuncu Yönetmenini Arıyor " u Kemal Aydoğan yönetti.
6 oyuncu film çekimi için bir aradalar. Kiminin rolü ufak , kiminin daha fazla. Egolarını , yapmak istediklerini, hayal kırıklıklarını sahneye taşıyorlar. İlk 10 dakika oyuncuların fazla abartılı oynadıklarını düşünsem de oyun ilerledikçe karakterleri başka türlü yansıtamayacaklarını düşündüm.
Oyunun metni için zayıf diyemeyiz ama gel gör ki biraz fazla Türk usulü olmuş. Metin yabancı , sözler Türk usulü. Fazla yorum yapmak istemiyorum ama oyun bana fazlasıyla küfürlü geldi. Sanki biraz insanlar gülsün diye küfürün dozu kaçırılmış. Sevgili izleyicimiz hiç boş durmayarak hemen her espriye gülerek asıl ince ve güzel esprileri kaçırdı desem yalan olmaz.( Ayrıca salonda gülmeyen tek insan ben miydim diye hala merak etmekteyim. )
Tiyatro ile ilgili konuşmalarda Hamlet'e gönderilen selam ince düşünülmüş güzel bir ayrıntıydı.
Son olarak Onur Ünsal 'ı neden bu kadar geç fark etmişim bilmiyorum. Küfür beni etkilemez maksat gülmek olsun diyorsanız keyifli seyirler dilerim.
Not: Görsel provalardan. www.modasahnesi.com.tr sitesinden alınmıştır.
Bilet Satın almak için : http://www.modasahnesi.com/e-bilet
6 oyuncu film çekimi için bir aradalar. Kiminin rolü ufak , kiminin daha fazla. Egolarını , yapmak istediklerini, hayal kırıklıklarını sahneye taşıyorlar. İlk 10 dakika oyuncuların fazla abartılı oynadıklarını düşünsem de oyun ilerledikçe karakterleri başka türlü yansıtamayacaklarını düşündüm.
Oyunun metni için zayıf diyemeyiz ama gel gör ki biraz fazla Türk usulü olmuş. Metin yabancı , sözler Türk usulü. Fazla yorum yapmak istemiyorum ama oyun bana fazlasıyla küfürlü geldi. Sanki biraz insanlar gülsün diye küfürün dozu kaçırılmış. Sevgili izleyicimiz hiç boş durmayarak hemen her espriye gülerek asıl ince ve güzel esprileri kaçırdı desem yalan olmaz.( Ayrıca salonda gülmeyen tek insan ben miydim diye hala merak etmekteyim. )
Tiyatro ile ilgili konuşmalarda Hamlet'e gönderilen selam ince düşünülmüş güzel bir ayrıntıydı.
Son olarak Onur Ünsal 'ı neden bu kadar geç fark etmişim bilmiyorum. Küfür beni etkilemez maksat gülmek olsun diyorsanız keyifli seyirler dilerim.
Oyunun Künyesi
Mutlu Güney
Ayçe Abana
Onur Ünsal
Esra Kızıldoğan
Timur Acar
Deniz Elmas
Alper Baytekin
Bilet Satın almak için : http://www.modasahnesi.com/e-bilet
10 Mart 2014 Pazartesi
Nice Yıllara
Geçtiğimiz Cumartesi Küçük Sahne'de bu ay prömiyerini yapan "Nice Yıllara" oyunundaydım .
- Sadece kalabalıklar içinde yalnızlığı yaşayanlar, yalnız kaldıklarında kalabalık olurlar. Kendi doğum gününü kutlama telaşında olan bir aktris, yaşamını ve yalnızlığını ortaya döktüğünde ortaya çıkan yalnızca kendi geçmişi değil, tarihin ve karanlıkta kalanların kendisi olabilir. Oynadıkları, oynamak zorunda kaldıkları ve tanıdıkları. Onun kendine ve bize söyleyecekleri şeyler var !
Yıllardır sahneye çıkmayan , altmış yaşını çoktan aşmış , eski günlerini özleyen tek göz odalı evini tiyatro kulisine dönüştüren Zerrin Karaman'ın evindeyiz. Doğum gününü kutlamaya hazırlanırken geçmişiyle yüzleşiyoruz.
Tuncay Özinel vefat etmeden bir kaç gün önce Göksel Kortay'ı arayarak 'Göksel , ben ölsem de siz bırakmayın,bu oyunu mutlaka yapın' demiş. Defne Yalnız ve Göksel Kortay bunu bir vasiyet olarak kabul etmiş. Vasiyetin üzerlerine yüklediği ağır sorumluluğu yerine getirmenin rahatlığını yaşadıklarını söylüyorlar.
Defne Yalnız için yazacağım kelimeler az gelir. Kendine özgü mimikleri farklı ruh hallerine geçişleri tek kelimeyle muhteşemdi.
Çıkışta gözlerimde yaşlarla kendisine sarılarak tebriklerimi sundum. Suluuu gözz dedi bana oyundaki konuşmasıyla . Çok oyun izledim ama hissetmesem o göz yaşları düşmezdi dedim kendisine.
Devlet Tiyatroları'nda bu sezon izlediğim en iyi oyunlardan biri diyebilirim. Kültür sanat etkinliklerinizin bir yerine mutlaka Nice Yıllara oyununu ekleyin. Pişman olmayacaksınız.
Oyunun Künyesi
Yazan : Tuncay Özinel
Yöneten : Göksel Kortay
Oyuncu : Defne Yalnız
2 Perde 2 saat .
Not: Görsel www.istd.gov.tr ' den alıntıdır.
Ayrıca iki sene boyunca oyun yazısı eklememişim. En azından bu sezon izlediklerimi paylaşma umuduyla buraya not düşüyorum .
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)